Ruh-ı Bîmâr
Kendimi arıyorum Ankara'nın geniş kaldırımlarında, sevdiğimin kollarında. Hiçbir işe yaramamanın verdiği zulüm, kendime bile yetememenin verdiği vehim. Dostlarım! Vaziyetim epey vahim! Dünyayı izliyorum. Önümde uçsuz deniz, sonsuz gökyüzü. Çakılı kalmış gözlerim yerde ki bir çakıl taşına. Kendimi arıyorum dipsiz, kör kuyularda. Babamın nasihatlari çınlıyor kulaklarımda. Annemin saçlarımı okşayan ellerini kesip atıyorum oracıkta. "Yazmam lazım" diyorum " Biraz hüzün verin bana !" Ne yerde, ne gökte. Ne dünde, ne bugünde. Araf demişler durduğum yere. "Ne gerek var" diyorum " Ne gerek var bu kadar hüzüne?". Yazmaktan korkuyorum içimdekiler tükenir diye. Ben bilmiyorum neredeyim, nerede tak...